ÇOCUKLARDA SOSYALLEŞME

 

     Okul öncesi dönemde sosyalleşme iki boyutta gerçekleşir. Bunlardan ilki; yetişkinlerle olan etkileşim, diğeri ise yaşıtları ile olan etkileşimdir. Çocuklar, doğumdan itibaren yetişkinlerle olan ilişkileri ve gözlemleri ile sosyal ortamda nasıl davranmaları gerektiğini öğrenirler. Sosyal kurallar ve normlar yetişkinler aracılığı ile kazanılır. Daha sonra bu bilgileri kendi yaşıtlarının bulunduğu bir sosyal ortamda deneyimlerler.

      Çocukların sosyal ortamda nasıl davrandıkları, yetişkinlerin onlara nasıl örnek olduğu ile yakından ilişkilidir. Çocuklar taklit ederler. Sosyal yaşam sahnesinde de taklit ettikleri şeyleri sergilerler. Evde oluşturulan kuralların tutarlılığı ve uygulanışı da sosyal ortama yansımaktadır. Bu nedenle yetişkinler çocuklara iyi örnek olmalı, kurallar ve yaptırımlar ailedeki her fert için geçerliliğini korumalıdır.

      Akranlarla sosyal ilişkiler kurma genellikle 4 yaş civarında belirginleşir. Bu dönemde çocuğun ilişki kurma ve paylaşıma olan merakı artar. Yetişkinler artık çocuğu tatmin etmezler ve çocuklarla bir arada olmak bu yaş çocukları için eğlenceli bir deneyimdir. Ancak bu dönemde de bazı çatışmalar tabi ki olacaktır. İstek ve çıkarların çakışması bu dönemdeki çocukların en büyük çatışma sebebidir. Çatışmanın nasıl çözüleceği de yetişkinlerin yönlendirmeleri ve zaman içerisinde öğrenilecektir.

      Çocuklarda erken yaşlarda yaşıtları ile sosyalleşme görülmez ancak bu hiç konuşmadıkları ya da ortak bir şeyler yapmadıkları anlamına da gelmez. Çoğu zaman aileler çocuklarının sosyalleşmesi adına eş dost çocukları ile kendi çocuklarını bir araya getirir ve “Hadi bakalım birlikte oynayın, şöyle yapın böyle davranın” gibi komutlar verir. Tüm bu çabalar işe yaramaz, ayrı ayrı oynamayı tercih ederler ya da bir oyuncağı paylaşamadıkları için kavga ederler.

       Çocuklarınızın diğer çocuklarla paylaşımda bulunmasını istiyorsanız aslında bunun basit bir yolu var. Onları kendi hallerine bırakmak. Mümkünse çocuk odasında baş başa bırakmak ve uzaktan gözlemlemek. Çünkü yetişkin müdahalesi çocukların doğal oyun ortamını bozar. Diğer bir husus ise  çocuklarınızın tanıdık çocukların yanı sıra, ilk kez gördüğü çocuklarla da bir araya gelmesi. Çocuklar hiç tanımadıkları çocuklarla bir araya geldiğinde içlerinde var olan merak duygusu ağır basar ve daha dikkatli gözlemlerler, karşıdaki çocuğun duygularını ve tepkilerini tartarlar. Ortaya çıkan ekip çalışması ise son derece ilginç ve doyurucu olabilir.

     Bu ortamın sağlanması da çok güç değil. Çocuğun mümkün olduğu kadar farklı ortamlara dahil edilmesi, onun daha çok ve yabancı kişilerle tanışmasına vesile olacaktır.Bu video bir çocuk şenliğinde çekildi ve ilk kez karşılaşan çocuklar sohbet ve işbirliği halindeler. Siz de bu tarz etkinlikleri takip edin ve mümkün olduğu kadar katılmaya özen gösterin. Farklı parklara gitmek de başka bir alternatif olabilir. Oyuncaklar ve mekan her iki çocuğa da ait olmadığı için inatçı bir bencillikte aksi duruma nazaran gözlenmemekte. Bu farklılıklar siz ebeveynlere de çok iyi gelecek:)

label, , , , ,

About the author

2008 Istanbul Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık lisans mezunudur. Yüksek lisansını 2012 yılında, Istanbul Kültür Üniversitesi Iletisim Sanatları alanında %100 burslu olarak tamamlamıştır. Şuan Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde doktora eğitimine devam etmektedir. İFTİ 700 saat Aile ve Çift Terapisi eğitimini tamamlamıştır. Çocuk ve Ergenlerde Akılcı Duygucu Davranışçı Terapi eğitimi almıştır. Bunun yanı sıra Pozitif Psikoloji, Duygu Odaklı Kısa Terapi, Bilişsel Davranışçı Terapi, Kriz Yas ve Travma Terapisi, Drama, Zeka Oyunları gibi bir çok eğitimi de almış bulunmaktadır. Çocuk ve zeka gelişimi üzerine çeşitli çalışmaları vardır. Evli ve iki çocuk annesidir.

Add a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir