Zaman zaman başınıza geldiği olmuştur. Bir bölgeye gidersiniz ve o bölgenin coğrafi şartlarına bakarak orada dikkatinizi çekebilecek bir şey olamayacağını düşünürsünüz. Hele ki çok reklamı yapılan ve popüler bir yer değilse. Sırf o kadar yolu çekmeniz hatırına “şurada da bir şey varmış, bari ona bakalım” diyerek bir alana yönelirsiniz. Gönülsüzce gittiğiniz bu alana vardığınızda diliniz tutulur. İşte Nemrut Krater Gölüne gittiğimde yaşadığım şey tam olarak buydu.
Yolunu bile bulmakta ciddi sıkıntı çektiğimiz ve sora sora bulduğumuz bu göl, bir arkadaş sohbetinde geçmişti. Canımızın sıkıldığı bir gün Tatvan’a geçtiğimizde hadi krater gölünü de görelim buraya kadar gelmişken diye düşündük. Yanlış bir yolda 20 dakika ilerledikten sonra geri döndük ve vazgeçsek mi acaba diye düşünmeye başladık ama yılmadık. Bu arada dağın tepesinden Van gölü ve Tatvan manzarası da efsaneydi. Bir dağın tepesine kadar aracımızla tırmandık. Aşağıda yazlık kıyafetler giyen biz, yukarıda 2 metre kar ile karşılaşınca tekrar dönmeyi düşündük ama artık çok geçti. Dağın içerisindeki yola saptık ve epey bir yol da dağın içerisinde katettik. Karşımıza iki muhteşem göl çıktı. Beklenmedik bir manzara ile karşılaşacağımızı açıkçası düşünmemiştik. Uzun süre ayrılmadık göl kenarından ve saatlerce kraterde kaldık. Ayrılık vakti geldiğinden dudaklarımızdan dökülen kelimelerse manidardı “En kısa zamanda yine gelelim”. Evet Nemrut Krater Gölü maceramız hem gibi hem çocukları çok mutlu etti. Burada paylaşmamızın amaca ise sizin de bu bölgeye geldiğinizde mutlaka gezmenizi istememiz. Aşağıda Nemrut Krater Gölü ile ilgili ayrıntılı bilgiler mevcut. Keyifli ve bol gezmeli bir hafta dileriz…
Nemrut Dağı ve Krater Gölü, Van Gölü’nün batısında, Tatvan, Ahlat ve Güroymak ilçelerine ait topraklar üzerinde yer alır. Nemrut, yaklaşık 10 kilometre genişliğiyle dünyanın en büyük kraterlerinden birine sahiptir. Üzerindeki krater gölü, dünyanın en büyük ikinci kaldera gölüdür. Nemrut Kalderası’na, Bitlis’in Tatvan ve Ahlat ilçelerinden iki farklı yoldan ulaşılabilmektedir. Tatvan’dan Nemrut Krater Gölü’nün mesafesi 13 km., Ahlât’tan ise 25 km’dir.
Nemrut Kalderası tabanının batı yarısı göl ile kaplıdır. Zirvede ikisi devamlı, üçü mevsimlik olmak üzere beş göl bulunmaktadır. Nemrut göllerinin en büyük olanı yarım ay şeklindeki Nemrut Gölü’dür. Bu gölün ortalama derinliği 100 m civarındadır. Gölün kuzey batı kenarındaki bir noktada 155 m. derinlik ölçülmüştür. Alınan su örneklerinde suyun renksiz, kokusuz, içme suyu lezzetinde olduğu tespit edilmiştir.
Yeşil renkli Ilıca Gölü’nün alanı 30 km2, derinliği 8 m. civarındadır. Gideğeni yoktur, ancak tabandan su kaçağı olur. Kıyılarında çok seyrek bitki örtüsü bulunan ve kış aylarında donan Nemrut Gölü’nün aksine, sıcak su kaynaklarıyla beslenen Ilıca Gölü hiç donmaz ve çevresinde bir miktar sazlık görülür. Göller, bodur çalılıklar ve göl yüzeyinden 690 m. yükselen kayalık krater duvarlarıyla çevrilidir.
Ilıca Gölü içinde ve çevresinde çok sayıda sıcak su kaynağı yer almaktadır. En önemlisi, gölün kuzey doğusunda yer alan sıcak su kaynağıdır. Bu kaynaktan çıkan suyun sıcaklığı kış aylarında 40 dereceye, yaz aylarında 70 dereceye kadar çıkmaktadır. Ilıca Gölü’nün içinde yer alan mineral madde miktarı, sıcaklığın da etkisiyle oldukça yüksek olup, bu özelliği ile göl suları bazı hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır.
Ilıca Gölü’nün çevresinde sıcak su kaynaklarından başka sıcak buhar bacaları da yer almaktadır. Yaklaşık 150 m2’lik bir alanda bacalardan sıcak buhar çıkışı gözlenmektedir. Gölün güney doğusunda, 150 m. yakınlıkta bulunan buhar bacaları hissedilir derecede sıcaklığa sahiptir. Bu özelliği ile de halk arasında astım, bronşit, romatizma gibi bazı hastalıklara iyi geldiği söylenmektedir.
Alanda üreyen kadife ördek ve kaya kartalı ile özel koruma alanı statüsü kazanan Nemrut Kalderası’nda kızıl akbaba da kuluçkaya yatar. Birçok göçmen kuş türünün uğrak yeri olan Nemrut Gölü’nde, avcıların düzensiz ve kontrolsüz avlanmaları sonucu tür sayısı azalmıştır. Alanda son dönemlerde sadece keklik, tavşan, ördek, arı kuşu, Van Gölü martısı, tilki, ayı gibi yaban hayvanlarına rastlanmaktadır. Dağ keçisi ise tamamen tükenmiştir.
Nemrut Kalderası içinde ve çevresinde bu güne kadar 450 bitki türü tespit edilmiştir. Yörede teşhis edilen bitkilerin % 44 gibi önemli bir oranı bu bölgeye ait türlerden oluşmaktadır. Diğer bitki türlerinin de bulunması, geçmişteki iklim şartlarının farklılığını ortaya koymuştur. Mevcut bitkilerin % 8,4’ü endemiktir. Sadece burada yetişen ters laleler dünyaca üne sahiptir.
Nemrut Krater Gölü’nde önemli miktarda aynalı sazan balığı bulunmaktadır. Ancak Nemrut Kalderası’nın Tabiat Anıtı olması ve 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu kapsamında korunması nedeniyle herhangi bir balıkçılık faaliyeti yapılmamaktadır.
Gölün yerleşim yerlerinden uzak olması, hiçbir yapı ve tesis olmaması nedeniyle gölü kirletici herhangi bir tehdit bulunmamaktadır. Ancak, aşırı otlatma nedeniyle bitki örtüsü tahrip olmaktadır. Gölün doğal su çıkışı olmamasına rağmen su seviyesinde gözle görülür derecede azalma meydana gelmektedir.
Su seviyesindeki düşüşün araştırılması gerekmektedir. Yöre halkının uzun yıllardan beri alanı mera olarak kullanması, çevrede başka su kaynaklarının bulunmaması nedeniyle alandaki otlatma planlı şekilde yapılmalıdır. Bu konuda yöre halkı bilinçlendirilmelidir.
Kaynak: http://www.turkiyesulakalanlari.com/nemrut-krater-golu-bitlis/